Morton Feldman Durations I Eserinin Detaylı Bir Analizi
- Barış Dağhan
- Oct 31, 2023
- 4 min read
Genel olarak bir fikir edinmek için ilk olarak eser notasyonuna baktığımız zaman belirtilmiş bir tempo ve ölçü işaretinin bulunmadığı görülebilir. Bununla birlikte ölçü çizgileri de belirtilmemiştir. Feldman’ın eser notlarında ‘’her sesin süresi icracı tarafından belirlenecektir’’ şeklinde bir açıklama karşımıza çıkar. Feldman’ın esere ‘’Durations’’ yani ‘’süreler’’ ismini verirken aslında eserin anahtar noktasının icracıya bırakılmış bir süreklilik kavramını düşündüğünü söyleyebiliriz. Nota süreleri icracıya bırakılmış olsa da Feldman, Projections eserindeki bakış açısını bir kenara bırakarak çalınacak notaları kendisi belirlemiştir. Yani Durations’da icracıya bırakılmış kesin bir serbestlikten söz etmemiz mümkün değildir.
Eserde bulunan farklı komponentler arasındaki süre bağımsızlığı olgusu aslında ilk olarak Feldman’ın 1957 tarihli ‘’Piece for Four Pianos’’da ve 1961 tarihli ‘’Intervals’’ eserlerinde karşımıza çıkar. Intervals aynı zamanda önemli bestecilik kitaplarından Boguslaw Schaffer’in 1976 tarihli ‘’Introduction to Composition’’unda karşımıza çıkar. Kitapta Schaffer, Feldman’ın bu anlayışını ‘’birbiri ile senkronize olmayan temporal süreç’’ şeklinde betimler. Diğer taraftan yanlış anlaşılmaması gereken bir nokta ise Feldman’ın tüm eserlerinde orkestrasyon, kusursuz bir armonik yaklaşımdan daha önemlidir. Yani Feldman bir ölçüyü oluşturan notaların tam olarak hangi notalar olduğundan çok, hangi notanın örneğin nasıl bir dinamik ile çalınacağı, hangi enstrüman tarafından çalınacağı ya da hangi müzikal alanda (range) icra edileceğine ve tüm bunların birbiri ile uyumuna önem vermiştir. Durations I eserinde, standart notasyon kullanılmasına ve tam olarak çalınacak notaların tümünün verilmesine rağmen, yukarıda bahsettiğim orkestrasyon farkındalığı yine ön plandadır. Aslında bu eserde Feldman’ın amacı tam olarak enstrümantal renkleri ifade etmektir.
Durations’ın bir önemli özelliği de Feldman’ın özellikle 1960’tan sonraki eserlerinde belirgin olan, dinleyicinin işitsel hafızasını ortadan kaldırmaktır. Yani eserdeki herhangi iki nota arasında, geleneksel klasik müzikte sahip olunan formlar arası tutarlılığa rastlamamaktayız. Herhangi bir notadan sonra, herhangi bir dinamikte ya da akla gelebilecek herhangi bir müzikal parametre (armonik, dinamik, ritmik, dikey ya da yatay algı içerisinde) gerçekleşebilir. Dinleyicinin işitsel hafızasını ortadan kaldırmaya yönelik kasıtlı yıkım, Feldman’ın özellikle ‘’String Quartet II (1984)’’ ve ‘’Piano and String Quartet (1985)’’ gibi süre olarak uzun eserlerinde belirgin hale gelmiştir. Eğer bir beyin fırtınası yapacak olursak, ‘’dinleyici kulağın bu denli yönelimsel olarak bozulmasına armonik olarak nasıl erişebiliriz?’’ sorusuyla karşılaşırız. Eğer eseri dikey olarak yoğun ve birbirine yakın ses kümeleri ile inşa edersek, bunun sonucunda kulağın bu ses kümelerini belirli aralıklardan ve fonksiyonlardan oluşan akorlardan çok, ayrı ses-dünyaları hatta evrenleri olarak algılamasını sağlayabiliriz. Yazımızın konusu olan Durations I’de bu ses dünyaları nelerden meydana gelmektedir?
Birbirine yakın ‘’cluster’’ dediğimiz yapılar muhtemelen ilk akla gelen seçim olacaktır ve inşa edilen akor ne kadar yoğun ve sık yapıda olursa, kulağın farklı akorları birbiri ile ilişkilendirmesi daha da zorlaşacaktır. Bunu Batı Müziği notalarıyla yapmaya çalışırsak, elde edeceğimiz en ‘’dense’’ akor tamamen küçük ikili (minor second) aralıklarla inşa edeceğimiz yapı olacaktır. Aşağıda görebileceğimiz Figür 1’e bakacak olursak, Durations I’den seçtiğim bazı akorlar karşımıza çıkacaktır.
Bu akor seslerini yan yana getirerek bazı dizisel formasyonlar elde edersek, bunun sonucunda ortaya çıkan dizilerin genelde ‘’minor second’’ ya da ‘’minor second + yukarıda geniş bir aralık’’ şeklinde olduğunu görebiliriz.





Aşağıdaki Figür 2’de ise eserin ilk on ölçüsünü görebiliriz. İlk akora dikkatli bakacak olursak, ilk beş notanın tamamen minör ikili aralıktan oluştuğunu gözlemleyebiliriz.


Dikey olarak akor şeklinde karşımıza çıkan minör ikili aralık yaklaşımı, eserin melodik olarak yatay incelenmesinde de karşımıza çıkmaktadır. Aşağıda görülebilecek Figür 3’te alto flüt, keman ve, çello partisyonlarının skalar formasyonda indirgendiğinde, minör ikili aralıksal yaklaşım görülebilir.



Figür 3’deki Alto Flüt partisyonuna baktığımız zaman dikkatlice yerleştirilmiş bu minör ikili dokusunun yalnızca dinleyerek anlamanın zor olduğunu söyleyebilirim. Geleneksel voice leading kuralları bir kenara bırakılarak yazılmış bu melodi, dinleyicinin aynı zamanda aralıksal farkındalığını da ortadan kaldırmak üzerine yapılmış bir deneme sayılabilir. Alto partisyonu gibi, keman ve çello melodileri de oktav olarak sürekli farklı bir alana atlayan yapıdadır.
Eserdeki belirsizlik ve havada yüzme duygusuna katkıda bulunan bir diğer etken de, Figür 4’te de görülebileceği gibi her enstrümanın cümlelerinin farklı nota sayısına sahip olmasıdır. Örneğin alto flüt’ün ilk üç cümlesi sırasıyla 3/5/4 notadan oluşurken keman’da bu sayılar 1/6/5 ve çello’da 7/4/6 şeklindedir. Cümlelerin içerdiği nota sayısının farklı olmasıyla beraber enstrümanlar arası oktav yönelimleri de bir döngüye bağlı olmaksızın her zaman farklı yönlerdedir. Sonuç olarak Feldman’ın aslında eserin ortaya çıkış sürecinde linear olmayan, metodik bir yaklaşım içermeyen bir süreç izlediği söylenebilir.



Melodik yapıdaki enstrümanların eserdeki kullanımından bahsettiğimize göre, son olarak piyano partisyonlarını yakından incelemekte fayda olduğunu düşünüyorum.
Peki piyanonun Durations I’deki işlevinden nasıl bahsetmek doğru olacaktır? Yalnızca genel doku ve yapıya hizmet eden bir başka renk mi, yoksa daha çok form ve biçimsel açıdan bağlayıcı bir unsur mu? Bu soruya cevap vermek güç olsa da, piyano en azından armonik olarak forma hizmet eden bir unsur olarak görünmemektedir. Feldman’ın hayatı boyunca özellikle piyano için yazmaktan hoşlandığını düşünürsek, Durations’ta da piyanonun sound dünyasına hizmet eden bir varlık olduğunu söylemek yerinde olacaktır.
Sonuç olarak, tekrar irdelemek açısından esere sahip olduğu karakteri kazandıran özellikleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz :
-Durations I, armonik anlayıştan ziyade formal ve zamansal anlayış ile ortaya çıkmıştır.
-Eserin Feldman’ın diskografisinde grafik eserler ile detaylı notasyona dökülmüş eserlerin bir kesişim kümesinde olduğu söylenebilir
-Partisyonlar arası aralıksal ilişki düşünüldüğünde formlar arasında senkron halinde olmayan bir ilişki olduğunu söyleyebiliriz.
-Her partisyonda gerçekleşen bazı kalıpların tekrar farklı şekillerde karşımıza çıkmasının, form sorununa çözüm bulmak için üretilmiş bir yöntem olduğunu söylemek güçtür.
-Eser hakkında işitsel hafızayı ortadan kaldıran ve enstrümanları neredeyse resimdeki fırça darbeleri gibi kullanan bir anlayışa sahiptir diyebiliriz.
Comentários